TEMA, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı

Önemli Bilgilendirme: Geçmiş döneme ait basın bültenidir ve güncel olmayan bilgiler içerebilir. Bültenin halen yayında olma nedeni Vakıf çalışmalarına dair arşiv niteliği taşımasıdır. Vakıf'tan bilgi ve onay almadan kullanılmaması rica olunur. (E-posta: iletisim@tema.org.tr, tema@tema.org.tr)

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü FAO, 2004 yılı 16 Ekim Dünya Gıda Günü'nün ana temasını “ Gıda Güvencesi İçin Biyoçeşitlilik” olarak belirledi. Bu ana tema çerçevesinde insanların aktif ve sağlıklı hayatlar sürmelerine imkan verecek miktarda yüksek kaliteli gıdaya sürdürülebilir bir şekilde ulaşmalarında biyoçeşitliliğin rolüne dikkat çekilmesi hedefleniyor.

FAO'nun hazırladığı rapora göre: hayvanlar tarafından insanlara sunulan gıdanın % 90'ı, 14 memeli ve kuş türünden, bitkilerin sağladığı enerjinin yarısı ise buğday, mısır, pirinç ve patates olmak üzere 4 türden geliyor. Bu ise, bu türlerden birinin dahi yok olmasının veya zarar görmesinin dünyanın gıda güvenliğini alt üst edeceği anlamına geliyor.

Biyoçeşitlilik, tarım ve dolayısıyla gıda güvenliği için hayati önem taşıyor. Ancak, FAO'nun tahminlerine göre son yüzyılda tarımsal ürünlerdeki genetik çeşitliliğin yaklaşık dörtte üçü yok oldu, toplam 6.350 hayvan ırkının 1350'sinin nesli ise ya tükendi ya da tükenmek üzere.Bugün dünya kara yüzeyinin % 40'ından fazlası tarım için kullanılıyor, bu da gıda güvenliği konusunda çiftçilere büyük sorumluluk yüklüyor. Çünkü çiftçiler bir çok hayvan ve bitki türünü yok etmek, toprakları kapasitesinin üzerinde kullanıp, gübre ve ilaçla kirletmek pahasına giderek artan nüfusu beslemek için her geçen gün daha fazla gıda üretmek zorunda.

Ülkemiz için de durum çok farklı değil. Nüfusumuz büyük bir hızla artmasına rağmen 1999 -2002 yılları arasında tarımsal üretimimiz % 4 oranında, 1999 - 2001 yılları arasında hayvansal üretimimiz % 10 oranında ve ekili alanlarımız 450 bin hektar civarında azaldı. Üstelik her yıl tarım alanlarından 500 milyon ton, tüm ülke yüzeyinden 1,4 milyar ton verimli üst toprağı, erozyonla kaybediyoruz.

Türkiye, son yirmi yılda uygulanan yanlış tarım politikaları sonucunda tarımsal ürünler bakımından kendine yeter ülke olma özelliğini yitirdi, hatta kendi topraklarında yetişen buğday, mısır, pamuk, pirinç gibi ürünlerin dışalımcısı haline geldi. Oysa tarım Türk toplumunun gıda, dolayısıyla yaşam güvencesidir.

Toplumumuzun yarıdan çoğu geçimini doğrudan ya da dolaylı olarak tarımdan sağlamaktadır.

Tarım, konomimiz için üretkenlik dinamiğini sürdüren reel sektörlerin başında gelmektedir.S

anayimiz büyük ölçüde tarım ürünü hammaddeye bağlıdır.

Tarıma dayalı sanayi ile birlikte ihracat gelirinin yarıdan çoğu tarımla bağlantılıdır.

Bugün bile GSMH'nın %15'i hammadde bazında tarımsal üretimden sağlanmaktadır.

Ve, Türkiye'de, yaşamsal nitelikli bu fonksiyonları yerine getiren bir başka sektör yoktur.

Dünyada 840 milyonu aşkın insan açlıkla boğuşuyor. Dünya Gıda Zirvesi ve Bin Yıl Kalkınma Hedefleri kapsamında yer alan dünya üzerindeki aç insanların sayısını 2015 yılına kadar yarıya indirmek hedefinden çok uzağız.

TEMA Vakfı olarak, tarım için biyoçeşitliliği korumanın bir çok cephede mücadeleyi gerektirdiğine inanıyoruz. Bunun için gerekli yasal düzenlemeler bir an önce yapılmalı ve uygulanmalı, ülke çıkarlarımızı ve gıda güvenliğimizi koruyacak tarım politikaları belirlenmeli, kamuoyu bilinçlendirilmeli, devletten, ilgili kurumlara, sivil toplum kuruluşlarından tüketicilere kadar toplumun tüm kesimi bu mücadeleye destek vermelidir. Çünkü, tekrar kendi kendini besleyebilen bir ülke olmak bizim için hayal değil, çaba göstererek ulaşabileceğimiz bir hedeftir.

Bu mücadeleye katkı sağlamak adına 15-16 Ekim tarihleri arasında TEMA Vakfı, Ziraat Mühendisleri Odası ve Çankaya Belediyesi işbirliği ile Ankara'da “Tarladan Sofraya Gıda Güvenliği” konulu sempozyum düzenleniyor. TEMA Vakfı Mütevelliler Heyeti Başkanı Hayrettin Karaca ve Yönetim Kurulu Başkanı A. Nihat Gökyiğit'in de katılacağı toplantıda “Tarımsal Üretim Süreçleri ve Politikaları”, “Gıda Sanayiinde Yapı ve Değişme Eğilimleri”, “Gıda Sanayii ve Politikalar”, “Gıda Mevzuatı, Dış Ticaret Yapısı, Tüketici Hakları”, “Tarım ve Gıda Alanında Yeni Olgular”, “Gıda Güvenliği”, “Gıda Sektörünü Türkiye Yararına Kurgulamak” konuları ele alınacak.

Konu: Tarladan Sofraya Gıda Güvenliği Sempozyumu

Tarih: 15-16 Ekim 2004

Yer : Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi Kennedy Cd. No:4 Kavaklıdere/ANKARA

,